Osmanlı ve Mescid-i Aksa

Filistin Yavuz Sultan Selim döneminde 1516(Hicri 922) tarihinde Mercidabık Muharebesi’nden sonra Osmanlı idaresine girdi. Yavuz Sultan Selim Şam’ın idaresini aldıktan sonra Kudüs’ün fethi için 10 bin asker gönderdi. Herhangi bir direniş olmadan gerçekleşen fetihten sonra Yavuz Sultan Selim bizzat Kudüs’e gitti. Âlimler fakihler ve şehrin ileri gelenleri tarafından karşılanan sultana Mescid-i Aksa’nın ve Kubbetüs Sahranın anahtarları sultana teslim edildi. Sultan Mescid-i Aksa’da şükür secdesi yaptıktan sonra Kudüs’teki kutsal yerleri ziyaret ve şehrin genel durumunu tetkik edip gerekli düzenlemeleri yaptı. Halka değerli hediyeler dağıttı, ağır vergileri kaldırdı. Ahalinin yaptıkları görevlere devam etmesine izin verdi.

Osmanlı döneminde Şam bölgesi üç kısma ayrıldı; Halep, Şam ve Trablus vilayetleri.

Her vilayette sancaklara ayrıldı toplamda 11 sancak oluşturuldu. Sancaklar nahiyelerden, nahiyelerde köylerden oluşuyordu.

Kudüs sancağına bağlı nahiyeler; Kudüs Nahiyesi, El Halil Nahiyesi, Beni Zeyd Nahiyesi, Arkub Nahiyesi ve El-Ğur Nahiyesidir.

Filistin bölgesi idari bakımından Şam eyaletine bağlandı Kudüs, Gazze, Nablus ve Safad sancaklara ayrılmıştır. Bunların dışında doğrudan eyalet merkezine bağlı emirlikler vardır.

Sancak beyleri bölgelerinde genel anlamda Şam ve daha üzerinde merkez teşkilatın otoritesini temsil ediyorlardı.   İdari görevlerinin haricinde Kudüs sancak beylerinin, Hac kafilelerinin Şam’dan Hicaz’a sorunsuz bir şekilde gidebilmelerinin temini noktasında üstlendikleri görevler de kaynaklarda ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktadır.

Merkez tarafından gönderilen yöneticilerin haricinde Kudüs’ün yerel eşrafının da yönetimin çeşitli kademelerinde aldıkları görevler vardı. Askerlerin statüsü ve etkinlikleri ile bedevi kabilelerin neden olduğu sorunlar ve bu sorunların çözümü bunların başlıcalarıdır.

İdari Oluşumlar:

  • 1516-181 yılları arasında; Kudüs Sancağı
  • 1841-1864 yılları arasında; Kudüs’ü Şerif Vilayeti
  • 1864-1869 yıları arasında; Kudüs Mutasarrıflığı
  • 1874-1918 yılları arasında; Müstakil Mutasarrıflık: bu dönemde Filistin; El Halil, Kudüs, Gazze, Yafa ve Bi’ir Essebi olmak üzere 5 bölgeye ayrıldı.

Kudüs Hakiminin Yetkileri:

  • Kudüs şehrinde ve çevresinde güvenlik ve emniyeti sağlamak ve kamu düzenini korumak
  • Hac kafilelerini hazırlığı, gidişte ve dönüşte sırasında kafilenin güvenliğinin sağlaması
  • Vergilerin toplanması ve başkente iletilmesi
  • Ekonomik koşulların düzenlenmesi, istikrarın sağlanması
  •  

Başkent İstanbul’dan sonra ilk belediye meclisinin kurulması

  • Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1863 yılında taşıdığı ehemmiyete binaen belediye meclisini kuruldu.
  • Sultanın emriyle Abdurrahman Al Dacani başkanlığında şehrin tüm mezheplerinden birer temsilci katılmasıyla meclis oluşturuldu. 1877 yılında belediyeler kanunu çıkarılmasından sonra seçilen üyelerin yaş sınırlaması getirildi. Meclis 4 yılda bir seçilen 12 üyeden oluşuyordu.

Askeri Birlikler

  • Kırsal Kesim Askeri Birlikler; Bu atlı birlikler merkezin talimatları ile kırsal kesimlerin güvenliğinden sorumluydular
  • Şehir Askeri Birlikler; Bu birlikler Kudüs Kalesinde, El Halil Kalesinde, Beyt Cibrin Kalesinde, Beytlahim yakınlarında Süleyman Su Havuzları Kalesinde görev yapmaktaydılar.

Şehirdeki Diğer Vazifeler, Dini Görevliler

  • Müftü: Osmanlı Devlet protokolünde en başta Şeyhul İslam gelmektedir. Onun da tüm şehirlerde yardımcıları vardır. Kudüs’ü Şerifte de dini hayat bu şekilde tanzim edilmişti. Müftü Hanefi mezhebinden seçiliyordu.
  • Müşrif: Kudüs’ü Şerifte Efendimiz s.a.v nesebine mensup seyyidlerden sorumlu kişi bu isimle anılıyordu.
  • Mescid-i Aksa Müsrifi: Mübarek Mescid-i Aksa’dan sorumlu yetkilidir. Görevi, Kubbetüs Sahra başta olmak üzere Mescid-i Aksa’nın tüm yapılarının işleyişi, bakım ve onarım hizmetleridir.

 

Ekonomik ve Sosyal Yaşam

Sanayi: Osmanlı döneminde Kudüs’ü Şerifte şehirdeki aile sayılarına göre üretim yapılıyordu. Asli ihtiyaçlar öncelikli olarak tespit edilip üretimin planlaması idare tarafından yapılıyordu. Dericilik, dokumacılık, kuyumculuk ve sabun üretimi çok yaygındı hatta belli dönemlerde Mısır ve Kıbrıs’a ihracatta yapılıyordu.

Çalışanların haklarının korunması, zanaatkârlara ihtimam gösterilmesi sanayiyi ayakta tutan temel dinamiklerdi.

Hanlar ve Çarşılar

Osmanlının hizmet döneminde yapılan yeni hanlar ve çarşıların da katkısı ile Kudüs-ü Şerif halkı ekonomik olarak oldukça iyi durumdaydı.

Ecdadın döneminde inşa edilen çarşıların meşhurları;  Tacirler Çarşısı, Çuha Çarşısı, El Hızır Çarşısı, Sarraflar Çarşısı, Dericiler Çarşısı, Aşçılar Çarşısı, Aktarlar Çarşısı, Büyük Çarşı, Çömlekçiler Çarşısıdır.

Yapılan Hanların büyükleri ise, Hanul Zeyt, Gadiriyye Hanı, El Amara Hanı, Hanul Fahm, Elvekele Hanıdır.

Kanuni Sultan Süleyman Dönemi Yapılan Tamirat ve Yeni Eserler

Yavuz Sultan Selim Han vefatından sonra tahta oğlu Süleyman geçti, Kudüs şehrinde bu dönemde birçok tamir faaliyetleri ve yeni eserler yapıldı.

Kubbetüs Sahra

Kubbetüs Sahra’ya özel önem verilmiş, mimarinin çok fazla ilerleme kaydettiği Kanuni Sultan Süleyman döneminde Kubbetüs Sahra’yı kaplayan tarihi mozaikler 1548-1561 yılları arasında (hicri 955-969) İstanbul’dan özel olarak getirilen çinilerle değiştirilmiştir. Yapılan genel restorasyon ile kubbe içerisinde yeni pencere ve havalandırmalar açılmış, kapılar yenilenmiş ve bakır ile kaplanmıştır. Kubbetüs Sahranın duvarlarını içeriden ve dışarıdan mermerle kaplanmıştır.

Silsile Kubbesi

Kanuni Sultan Süleyman tarafından yapılan restorasyon ile kubbe içinden ve dışından özel seramiklerle kaplatırdı. Bu sanat eseri çiniler hala canlılıklarını korumaktadır.

Babul Rahme

Şehrin en güzel ve en görkemli kapılarından olan babaul rahme yapılan restorasyonla yenileni ve sağlamlaştırıldı.

Nebi Mihrabı Kubbesi

İlki 1538 yılında Kanuni Sultan Süleyman zamanında, diğeri ise 1845 yılında Sultan II. Abdülmecid döneminde iki aşama halinde tekrar inşa ve ihya edilmiştir.

Kudüs Kalesi Camii

Kudüs Kalesi; El Halil Kapısının yakındadır 1531 (Hicri 938) yılından kale içerisinde bulunan camiye ilave olarak minare yaptırıldı. Minare taştan yapılmış üç katlı olup yuvarlak silindir şeklindedir.

Şehrin Surları ve Kapıları

1219 yılında Muazzam Melik İsa döneminde surlar yıkılmış 300 yıldan fazla bir süre şehrin güvenliği tehdit altında kalmıştı.

1536-1540 (Hicri 943-947) yılları arasında surlar ve kapılar yeniden inşa edilerek şehir daha güvenli hale getirildi. Restorasyonla birlikte surların uzunluğu yaklaşık 4300 metre, yüksekliği ise yerin eğimine göre 12 ile 18 metredir. 42 adet gözetleme yeri yapılmıştı günümüzde bunlardan 34 tanesi mevcuttur. Surlar boyunca 7 adet kapı bulunmaktadır. Kapılar isimleri sırasıyla Şam Kapısı, Sahire Kapısı, Esbat Kapısı, Megaribe Kapısı, Nebi Davud a.s. Kapısı, El Halil Kapısı ve Yeni Kapıdır. Sadece Yeni kapı Abdulhamid Han tarafından açılmıştır.

Su Havzaları

Kudüs şehrinin tarih boyunca en önemli problemlerinden biri su kaynaklarının yetersizliğidir. Bu sorunu çözmek için Kanuni Sultan Süleyman tarafından. Kudüs şehrine 25 km uzaklıkta Beytlahim yakınlarında devasa su havuzları yapıldı sular burada arındıktan sonra borular vasıtasıyla Kudüs’e getiriliyordu.

Şehirde mevcut olan su havuzları da tamir görmüş şehir ahalisi uzun yüzlerce yıl bu projeden istifade etmiştir.

Kanuni Sultan Süleyman Su Sebilleri

  1. Kudüs’ün çıkışında El Halil yolu üzerinde yapıldı 1967 yılına kadar çalıştı işgal dönemi ile birlikte suları kesildi.
  2. Silsile Kapısı Sebili, Mescid-i Aksa’nın Silsile Kapısı çıkışında bulunuyor
  3. Nazır Kapısı Sebili, Mescid-i Aksa’nın Nazır Kapısı çıkışında bulunuyor
  4. Vad Caddesi Sebili, Mescid-i Aksa yakınlarındadır.
  5. Hz. Meryem Su Sebili, Mescid-i Aksa’nın Esbat Kapısı yakınlarından bulunuyor.
  6. Süleyman Sebili, Mescid-i Aksa’nın içerisinde bulunuyor

Bayram Çavuş Ribatı

Kanuni Sultan Süleyman tarafından tayin edilen ilk vali olan Bayram Çavuş tarafından 1541 (Hicri 947) yılında yaptırılmıştır. Rısasiye-Kurşuni Medresesi isimleriyle de bilinir. Nazır kapısı yakının da Akabe yokuşundadır. 2 katlı bir binanın kapısında halen vakfiyesi mevcuttur.

Kudüs Kalesi

Kanuni Sultan Süleyman Han döneminde Kudüs Kalesi de unutulmadı Kale Hz. Ömer meydanında El Halil Kapısı yakınlarındadır Kalenin tam teşekküllü olarak tamiratı yapıldı. Osmanlı askeri 400 yıl boyunca bu kalede Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı korudu. Mescid-i Aksa’ya Cuma namazına nöbeti bırakıp gidemeyen askerler kale içerisinde yapılan camide cuma namazı da eda ediliyordu.

Haseki Sultan Tekkesi

1551-52 (Hicri 959) yılında Kanuni Sultan Süleyman Hanın hanımı Hürrem Sultan tarafından inşa ettirildi. Bu tekke kısa süre sonra cami, han, medrese ve aşevi eklenmesi ile külliye haline getirildi.  Filistin’de en önemli hayır kurumlarından biridir. Yakın zamanda TİKA tarafından restorasyonu yapılmış tüm ihtiyaçları giderilmişti.

Darphane

Kanuni döneminde El Halil yolu üzeri Osmanlı Kudüs Tren İstasyonu yakınlarında yapılan darphane de gümüş paralar basılmış ve Fıdda Süleymaniye(Süleymaniye Gümüşü) ismi ile meşhur olmuştur.

II. Mahmud Dönemi

Sultan II. Mahmud döneminde Kudüs’ü Şerifte yapılan hizmetler

  • 1812 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın yapmış olduğu su havuzları ve su kanallarının tamiratı yapıldı.
  • 1816 yılında Mescid-i Aksa’da tamiratları yapılmış ve ihtiyaçları karşılandı.
  • 1817-18 yılları arasında Kubbetüs Sahra restorasyonu yapıldı.
  • Mescid-i Aksa’da II. Mahmud Eyvanı (daha çok Peygamber Âşıkları Kubbesi olarak bilinen) yapıldı.

Sultan Abdulmecid Dönemi

Hem imar hem idari anlamda önceki hizmetler geliştirilmiştir.